Vezikoüreteral Reflü (VUR) Nedir?
VUR, idrarın mesaneden üreterler yoluyla böbreklere geri akmasını ifade eder. Normalde idrar, böbreklerden mesaneye doğru tek yönlü bir akış izler. Ancak VUR varlığında bu akış tersine döner, bu da böbreklerde basınç artışına ve enfeksiyon riskine yol açar. VUR genellikle çocuklarda doğuştan gelen yapısal anormallikler nedeniyle ortaya çıkar.
VUR Ameliyatı Ne Zaman Gereklidir?
1. Yüksek Dereceli Reflü
VUR, I ile V arasında derecelendirilir ve dereceler arttıkça reflünün şiddeti de artar. Derece IV ve V reflü, böbreklerde ciddi hasar oluşturma potansiyeline sahiptir. Yüksek dereceli reflülerde, konservatif tedavi yöntemleri yetersiz kalabilir ve böbrek fonksiyonlarının korunması için cerrahi müdahale zorunlu hale gelebilir.
2. Tekrarlayan İdrar Yolu Enfeksiyonları
Antibiyotik profilaksisi ile kontrol altına alınamayan tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonları, böbrek hasarı riskini artırır. Bu durum, cerrahi müdahale gerektirebilir. Tekrarlayan enfeksiyonlar, böbreklerde kalıcı hasara neden olabilir ve bu nedenle cerrahi tedavi enfeksiyonların önlenmesi için kritik öneme sahiptir.
3. Böbrek Fonksiyonunda Bozulma
VUR nedeniyle böbrek fonksiyonlarında azalma veya böbreklerde skar oluşumu (iz) tespit edilirse, cerrahi müdahale gerekebilir. Böbreklerin fonksiyonlarının korunması ve ilerleyen hasarın önlenmesi amacıyla cerrahi tedavi tercih edilebilir.
4. Antibiyotik Tedavisine Yanıt Alınamaması
Uzun süreli antibiyotik tedavisi ve diğer konservatif yöntemlere rağmen reflü düzelmiyorsa veya enfeksiyonlar kontrol altına alınamıyorsa, cerrahi seçenekler değerlendirilir. Antibiyotiklere dirençli durumlarda cerrahi müdahale kaçınılmaz olabilir.
5. Aile ve Hasta Tercihi
Uzun süreli antibiyotik kullanımını tercih etmeyen aileler ve hastalar, cerrahi tedavi seçeneklerini tercih edebilir. Cerrahi müdahale, hem tedavi süresini kısaltabilir hem de ilaç kullanımını minimize edebilir.
VUR Ameliyatı Nasıl Yapılır?
Üreteral Reimplantasyon
Bu cerrahi yöntemde, üreter mesaneye yeniden implante edilir ve doğal bir valf mekanizması oluşturulur. Bu, idrarın mesaneden üreterlere geri kaçmasını engeller. Üreteral reimplantasyon, açık cerrahi veya laparoskopik yöntemlerle yapılabilir. Açık cerrahi daha invaziv bir yöntemdir ve daha uzun bir iyileşme süreci gerektirir. Laparoskopik yöntem ise daha az invazivdir ve genellikle daha hızlı iyileşme sağlar.
Endoskopik İnjeksyon (Defluks Cerrahisi)
Üreterin mesaneye girdiği yere özel bir madde enjekte edilerek, reflüyü engelleyen bir bariyer oluşturulur. Bu minimal invaziv bir yöntemdir ve genellikle genel anestezi altında yapılır. İşlem sırasında, mesaneye bir sistoskop (ince bir tüp) yerleştirilir ve enjeksiyon bu tüp aracılığıyla gerçekleştirilir. Endoskopik injeksiyon, hızlı iyileşme süresi ve düşük komplikasyon riski ile avantaj sağlar.
Ameliyat Sonrası Dönem
Cerrahi tedavi sonrası süreçte dikkat edilmesi gerekenler şunlardır:
- İyileşme Süreci: Çocukların cerrahiden sonra normal aktivitelerine dönmeleri birkaç hafta sürebilir. İyileşme süreci boyunca doktorun önerilerine uyulması önemlidir.
- Takip: Ameliyat sonrası düzenli kontrollerle böbrek fonksiyonları ve idrar yolu enfeksiyonları izlenir. Bu kontroller, tedavinin başarısını değerlendirmek ve olası komplikasyonları erken tespit etmek için gereklidir.
- İlaç Kullanımı: Ameliyat sonrası enfeksiyon riskini azaltmak için kısa süreli antibiyotik tedavisi gerekebilir. Antibiyotik kullanımı, ameliyat sonrası dönemde enfeksiyon gelişimini önlemede yardımcı olabilir.
Sonuç
Çocuklarda Vezikoüreteral Reflü ameliyatı, böbrek fonksiyonlarını korumak ve tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonlarını önlemek amacıyla uygulanır. Cerrahi müdahalenin zamanlaması ve yöntemi, çocuğun sağlık durumu ve diğer tedavi seçeneklerine verilen yanıt göz önünde bulundurularak belirlenir. Doğru zamanda ve doğru yöntemle gerçekleştirilen cerrahi tedavi, çocukların sağlıklı bir şekilde büyümelerine ve gelişmelerine yardımcı olabilir. Her durumda, çocuk üroloğunun önerileri doğrultusunda hareket etmek en iyisidir.